21 Nisan 2013 Pazar

Sonsuz Güzellik

   
                     Hepimiz modern çağın Dorian Gray' leriyiz. Oscar Wilde' in ünlü romanı Dorian Gray'in Portresini bilirsiniz.  Dorian Gary son derece yakışıklı ve genç bir delikanlıdır. Gittiği her yerde herkes bu genç delikanlının hayranı olmaktadır. Delikanlının hayranlarından bir ressam bir gün Dorian'ın resmini yapar. Resimden çok etkilenen Dorian resmin her zaman böyle genç ve güzel kalacağına kendisinin ise günden güne yaşlanıp çirkinleşeceğine inanamamaktadır. ağzından şu sözler dökülür "Keşke benim yerime bu tablo yaşlansa çirkinleşse ben hep böyle genç ve güzel kalsam." Dorian ruhunu şeytana satmıştır artık dileği gerçek olur, sonsuz gençlik ve güzellikle lanetlenmiştir artık. etrafındaki herkes yaşlanırken ona hiçbirşey olmaz ne yaşlanır ne de o herkesi  kendine hayran bırakan güzelliğine birşey olur. Peki bütün bunlar olurken Dorian mutlu mudur, benden yaşlanmazken ruh ne durumdadır. Asıl sorulması gereken soru bu. Bunun cevabı da kitapta gizli.

                      Biz de şu an da sonsuz gençlik ve güzellik için ruhumuzu şeytana satmaya hazır durumda bekliyoruz. Modern çağın insanları olarak sonsuz güzellikle lanetlendik. Artık nasıl hissettiğimizin bir önemi yok önemli olan nasıl göründüğümüz. Hepimiz günde kaç defa aynaya bakmıyor muyuz. Günde kaç saatimizi aynada yeni kırışıklarımızın olup olmadığına bakarak yeni kırışıklık varsa büyük bir paniğe kapılıp hemen onu gidermek için çareler aramıyor muyuz? Ya da azıcık kilo aldığımızda soluğu spor salonunda almıyor muyuz? Bunu hepimiz yapıyoruz. Hepimiz sonsuz gençlik ve güzellik peşindeyiz. Ruhumuz çürümeye devam ederken bedenimiz hep genç kalsın neye yarar ki?
                      


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder