Bu sezonun en çok ses getiren
dizilerinden biri Westworld sanırım. Hikâyesi oldukça ilginç. Bugüne kadar okumuş
veya izlemişsinizdir muhtemelen. Eğer diziyle ilgili bir şey bilmiyorsanız
yazacaklarım spoiler içerebilir şimdiden uyarayım.
İki bilim insanı insan
görünümlü robotlardan oluşan bir eğlence parkı kurarlar. Önceleri robotlar çok
basitken geliştirmelerle insan gibi hisseden, insan gibi davranan robotlar
yapmaya başlamışlardır. Western görünümündeki bu parka insanlar gelir ve istedikleri
her şeyi robotlar üzerinde yaparlar. Burada her türlü şiddet serbesttir. Robotlara
tecavüz edebilirsiniz, dövebilirsiniz, işkence edebilirsiniz, hatta
öldürebilirsiniz. Gelen ziyaretçiler
hiçbir şekilde zarar görmez. Parkın insanlara burada kendini bulmayı vaat
etmektedir. Akşam zarar gören robotlar temizlenir, sabah kendileri için
oluşturulmuş döngülere tekrar başlarlar.
Her gün aynı şeyi tekrarlayan
robotların hayatları bizim sıkıcı hayatlarımıza çok benziyor. Her sabah aynı
saatte kalk, giyin, kahvaltı yap, işe git. Robotlarda aynı bizim gibi
kendilerine biçilen rolleri hiç sorgulamadan oynuyorlar. Hayatımızı sorgulamayacaksak
bizim robotlardan ne farkımız var diye düşünmeden edemedim. Birini oğlu veya
kızı olarak dünyaya geliyoruz. Hayatımızın ilk yıllarını dünyaya alışmakla
geçiriyoruz, biraz büyüdükten sonra çevremiz tarafından bize etiketler
yapıştırılıyor ve etiketlere sıkı sıkıya sarılarak yaşamaya devam ediyoruz. Birileri
güzelsin diyor; güzel olduğumuza inanıyoruz, birileri çirkinsin diyor;
kendimizi yataklara atıp günlerce yataktan çıkmıyoruz ya da birileri tembelsin
dedi diye ölümüne tembel olup gelişine yaşıyoruz. Oku diyorlar okuyoruz, çalış
diyorlar çalışıyoruz, evlen diyorlar evleniyoruz, çocuk diyorlar yapıyoruz. Hep
birileri bir şeyler diyorlar. Peki ya biz gerçekten ne istiyoruz, ne hayal
ediyoruz. En önemlisi biz kimiz. Felsefenin en kadim sorunu bir insan kaç
yaşında kendine sorar BEN KİMİM? Tüm sıfatlarımdan, etiketlerimden, işimden vs.
kurtulduğumda gerçek ben kim, gerçek ben ne istiyor, sesi nasıl, onu
duyabiliyor muyum, bunca sene neden ihmal ettim, burada bulunma amacım ne bu
gibi sorularla insanın kendini keşif yolculuğu başlıyor aslında.
Diziye geri dönecek
olursak dizide de bazı robotlarda bozukluklar ortaya çıkıyor. İnsanlara bozukluk
gelen şey aslında robotların kim olduklarını sorgulamaya başlamasından başka
bir şey değil. Robotlara yazılmış bir rol var ve onlar için yazılmış bir
geçmiş. Geçmişlerine tutunmak yola devam etmelerine yardımcı oluyor çoğu zaman.
Geçmişteki olaylarından da ne yazık ki hatırladıkları acı oluyor. Aynı acıyı
tekrar tekrar yaşıyorlar aynı bizim gibi. Biz de geçmişin bataklıklarında
kaybolduğumuzda tekrar tekrar aynı acıyı çekmiyor muyuz? Ne kadar zor olsa da
geçmişi geçmişte bırakmak ve yola devam etmek gerekiyor çoğu zaman. Bazı robotlarda
geçmiş olayları hatırlayarak kim olduklarını ve bu dünya haricinde başka bir
dünya olup olmadığını keşfetmeye çalışıyorlar. Peki, başarıyorlar mı onu da
ikinci sezonda göreceğiz muhtemelen.
Bunu bir dizi önerisi olarak aldığımdan yazıyı okumadım maalesef :) Biraz ekşi'den baktım kim ne yazmış hakkında diye. Spoiler yemeden de kaçtım :) İyi dizilere ihtiyacım var, genel olarak de beğenilmiş yazdığın üzere. Sevgiler :)
YanıtlaSilEvet çok güzel bir dizi tavsiye ederim. Birinci sezon bitmiş 10 bölüm, bir çırpıda bitiyor.
YanıtlaSil