http://www.sxc.hu/photo/447227
Hepimiz küçücük akvaryumlara sıkışmış balıklar gibiyiz. Yok birbirimizden farkımız. Azıcık yem verilince en çok yemi kapabilmek için birbirimizi eziyoruz. En güçlü, en güzel, en çekici, en farklı, en, en, en saymakla bitmez sayıda niteliğimiz mevcut. Herkes bize aşık, en vazgeçilemez biziz, herkes bizi kıskanıyor, sürekli göze, nazara geliyoruz, ee tabi o kadar güzeliz ki kimse bizi çekemiyor. Herkesin gözü üzerimizde.
Bu ve buna
benzer yalanlarla kendimizi kandırmaya, oyalamaya devam ediyoruz. Ya da
kandırdığımız zannederek hayatımız devam ettirmeye çalışıyoruz. Sürekli
diğerlerinden farklı olduğumuzu düşünüyoruz. ama ben farklıyım, ama ben şöyleyim,
ben böyleyim, benim başıma gelenler daha önce kimsenin başına gelmemiştir. Oysa
bir baksak dünya da birbirinden habersiz milyonlarca farklı insan yaşıyor.
Milyonlarca farklı hayat, farklı ruh. Kimiyle ruhlarımız kesişiyor, kimiyle
teğet geçiyor, kimisinin farkında bile değiliz her gün önünden geçip gittiğimiz
halde görmüyoruz bile onu.
Kısacık bir
an bile etrafımıza şöyle bir baksak ve görmeye başlasak, kendimizin ve diğer
insanların farkına varsak. Birazcık da onların gözünden hayatı görmeye başlasak
nasıl olur? O da bizim gibidir belki, ne kadar farklı olduğumuzu düşünsek de
belki birebir aynıyızdır. Aynı olaylara benzer tepkiler veriyoruzdur belki,
aynı müzikte eğlenip, aynı olaylara gülüp, aynı filmde birlikte ağlıyoruzdur
giden sevgilinin ardından farkında olmadan.
Farkında
olmak ve farkında olarak yaşamak en çok ihtiyacımız olan bu. Eğer kendimizin
farkında olursak gerçekten hayat bizim için farklı olabilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder